Uykusuzluğun getirdikleri

Uyuyamadım. Gerçi ışığı açar açmaz esnemeye başlamam ve bu yazıyı yazarken de bu esnemelerin
devam etmesi beni farklı düşüncelere gark ediyor. Gark etmek ilginç bir kelime evet..
Ama kullanasım geldi işte.
Sabahlamayı düşündüm. Ama eğer şimdi sabahlarsam, gün benim normal algıladığımdan daha uzun sürecek.
Zaten normal koşullarda yapacak birşey bulamadığımdan bol bol öldürdüğüm bu zamandan,
elimde daha fazla olursa onu daha da beter öldürmekten başka bir seçenek kalmaz elimde.
Aslında daha fazla Scrubs izleyebilirim. Ya da 2. kez Garden State de izleyebilirim. Zaten daha
izlemem gereken 10larca film var. Peki okumam gereken kitaplar, ya da dinlemem gereken
albümler..
Peki yazmam gerekenler? Aslında uyuyamama sebebim basit. Devam etmem gereken bir yazı var
ve devamlı ne yazacağımı düşünmekten uyuyamadım.
Hoş ama o yazıyı yazmaya gelmişken bu yazıyı yazıyorum. Garip bir olgu.

Hemen başka bir konuya atlayalım. Mesela A Silver Mt. Zion. İlginç bir müzikleri var. Özellikle "He Has Left Us Alone But Shafts of Light Sometimes Grace the Corners of Our Rooms"
Albümü.. Nasıl desem.. Çok sinemasal bir albüm. Görsel bir albüm.
"13 Angels Standing Guard 'Round the Side of Your Bed" kafamda çok farklı görüntülerin pat diye bitivermesine sebep oluyor. Tahmin edebileceğiniz üzere şu anda bu albüm ve parçayı dinlemekteyim. Last.fm şeysim bozuk olmasaydı yanda görünürdü aslında ama bozuk nedense kendileri.

Sanırım bu uykusuz gece için bu kadar saçmalama yeter. Dikkatim dağıldı zaten ben gidiyorum. Kolay gelsin.

08.09.2006: Söylemeyi unutmuşum, Last.fm şeysini düzelttim. Haftalık olarak en fazla dinlediğim artisleri sunmakta kendisi size..