16 Eylül 2006 Cumartesi

Kendi içlerinde duygusal fırtınalar yaşayan bazı şeyler

Hamsterler, virgüller (noktalama işareti olan), haber spikerleri, jay&silent bob, cep telefonları, ben, bazen sen (kimsin sen?), gmail-daha doğrusu googlegroups, cezveler, bazen de normal insanlar.

14 Eylül 2006 Perşembe

Halley

Aşağıda okuduğunuz yazıyı yazdıktan birkaç saat sonra daldığım o derin uykuda gördüğüm rüya sayesinde önemli bir karara vardım. O da şudur ki: yeni çıkan Halley reklamları gerçekten etkiliymiş.

Şimdi siz bilmezsiniz (siz kimsiniz?), üniversiteye girdiğim ilk sene, bursumun da verdiği rahatlıkla, bol bol yemiş, çikolata falan alırdım (hâlen alıyorum gelmeyin üstüme). Bunların en başında da tabii ki 10luk paketler halinde satılan Halley'ler gelirdi. Dönem sonunda, raflarıma bir baktım, sanırım 24 adet 10luk Halley kutusu vardı. İşin ironik tarafı, 8 kişi kaldığımız dairede, 24 paket Halley'den sadece tek bir tanesini(paket değil tane) başka birisi yemişti. Gerisinin tamamını ben yedim. O sene 14 kilo vermiştim (o Halley'leri yediğim sırada evet).

Ama konumuz bu değil. Evet konumuza dönelim. Yeni Halley reklamları. Hani şu milletin devamlı birşeyler düşündüğü reklamlar. Şimdi ben de düşündüm de, ana okulundan lise son sınıfına kadar (14 yıl), okulun olduğu her gün, öğle yemeklerimi bubannemde yerdim. Uçkun da diyebiliriz kendisine. Hah evet, her yemekten sonra, bize, liseye kadar, Halley verirdi (liseden sonra Albeni verdi hep). Ben de o Halley'i yedikten sonra, paketi iki elimin arasına koyar, hızla iki elimi sürtürtürütürdüm (Anlatacak kelime bulamadım saçmaladım evet).. Halley'in o parlak sarı kısmı elimize dökülürdü böyle tane tane. Sim gibi. Parlak parlak olurdu elimiz.. Zevkliydi ortaokul..

Ama konumuz bu değil. Evet konumuza dönelim. Bu kez cidden dönüyorum, Halley ile ilgili anım kalmadı. Unutmuşsunuzdur, konumuz benim gördüğüm rüya idi. Evet Halley reklamları çok etkili çünkü ben rüyamda Halley gördüm. Evet konsept neydi? Lisede, lisedeki arkadaşlarımla tenefüsteyiz, kantinin yanında. Bizim Derviş vardı lisede, o gitmiş kantine, bonkörlüğü tutmuş o gün 2 tane 10luk paket almış kantinden, dağıtıyor millete (paketleri değil Halley'leri). Ben 2 tane almışım ondan. Şimdi bu 10lu paketlerin kötü tarafı, poşetlerinin olmamasıdır. Kış bile olsa elinizde erir çikolata. Elinizden yalaması ayrı bir zevk tabii de, lise gibi pisliğin kol gezdiği bir yerde elinizde bunları tutmanız ne kadar rahatsız edici olsa da, rüya olduğundan birşey demedim kendime. Evet rüyamıza dönüyoruz, sonrasında efendim, bizim Süleyman da gidip bir 10lu paket alıyor. Benimki nasıl bir hayvanlıksa, 20tane alan adamdan 2 tane alırken, 10 tane alan adamdan 3 tane alıyorum. Hayır bu nasıl bir ayılıktır? Neyse orada da uyandım zaten. Yani neymiş, Halley reklamları etkiliymiş..

Ama şimdi düşündüm de, ben Halley'i rüyamda görmeme ve yememe rağmen, ayrıca üstüne bir sayfa yazı yazmama rağmen canım hâlen Halley çekmiyor. Demek ki çok da etkili değilmiş. Rüyamda görmüşüm sadece.

Az önce yine gördüm reklamı. Çok tatlı ya. Hehe..

Not: Çok aradım ama Halley resmi bulamadım nette. Çok da aramadım da Halley yazınca bir tane hatun ablanın resmi çıktı. Onu da koyayım size. (Yalnız bu daha sonra çıkan bir sonuç, ilk çıkanın resmi açılmıyor nedense..)

Boku Çıktı..

Artık boku çıktı. Bir haftaiçinde 3. kez uyuyamadım. Üstelik yarın doktor randevum var.. Yine birşeyler düşünmekten uyuyamadım bence. Bitse de gitsem.. Hayır, düşündüğüm kız olsa içim yanmayacak. O da değil..

Bir de Show Tv'de bu saatler (sabah 5 gibi) "En Komik An" adlı bir program var. Sunucuların mallıklarını geçtim, amatör komik çekimlere bile aptal salak seslendirme koymuyorlar mı? Koyuyorlar. Ben de sinir oluyorum. Adam bir fili seslendiriyor şu anda. Az önce de kutup ayıysıydı.. Zaten Penguen'de birkaç hafta önceki kutup ayısı esprisi de bugüne kadar Penguen'de en çok güldüğüm espri ünvanını aldı.. Ondan önce de Araplarda para bok esprisine çok gülmüştüm.

13 Eylül 2006 Çarşamba

Kayıp


Yarın sabah kayıt var. Sabah dediğim 4 saat 45 dakika sonra. Heyecandan değil ama başka konuları düşünürken yine uyuyamadım. Tam da uyku saatime geriye almayı planlarken.

Son anda programda yine hata yaptığımı farkettim. En azından geçen dönemki gibi kayıt sırasında farketmedim bunu. Pazartesi sabahım boşaldı ama almaktan vazgeçtiğim bir dersi almak, alacağım bir dersi de bırakmak zorunda kaldım.. Böylece Cuma günleri ölüm günüm oldu. Öğle aram ve ders aram olmaksızın saat 12den 6 ya kadar ders, gidebilecek halin kalırsa üstüne bir de antrenman..



Haftanın geri kalanı da pek parlak değil. Peki bu durumda, benim zaten fazla olmayan sosyal hayatıma hangi arada vakit kalacak merak ediyorum. Üniversite hayatının 3 yılını da yayarak geçirmiş birisi olarak bu kadar ağır dersleri kaldırıp kaldıramayacağımı açıkacsı kendim de bilmiyorum. Kaldıramayacakmışım gibi geliyor. Bilmem. Durum yine hiç iyi değil. Bursum da kesildi. Psikolojim de biraz dağınık.
Artık bu dönem kesinlikle bir psikoloğa gitmek istiyorum. İstememden öte, ihtiyacım da var. Belki en azından derslerim düzelir.. Belki?...

Zor be güzelim.. Zor..