24 Nisan 2005 Pazar

7. İstanbul Rock Festivali

Mükemmel bir festival gerçekleştirdik... Her tarafta övgüyle bahsediyor millet.. Sevindirik olduk bizda tabii. Aşırı yoruldum ama bir o gadar da eğlendim güldüm bir sürü insanla tanışdım(Fransız gız yokdu :( ), gruplar izledim. Şimdi aslında adam gibi bir dosya hazırlamam lazım ama hiç hazırlayasım yok..
Çok güzel yahu hangi birinden bahsedeyim Aklıam ilk gelen gruplar Kekik, Definitive, Tibet Ağırtan ve Kırık Kalpler(deli eğlendirdiler milleti), Gökalp baykal(sahneden indi elidne gitarıyla gezdi falan bir ara dedim napdı be bu), KEK, Dirty Black, Electrocute, Knight Errant, False in Truth... daha bir çoğunun da adını unutmuşumdur... çok çok eyiydi hepsi bol bol resim video çekdik kafa salladık boyun kopardık..
Dilerim yakında bir dosya hazırlarım ve çok daha fazla dilerim ki seneye bir 8. Rock fest olur
ve bu festivalin bile amına goyar.. İTÜ 99 beri böyle bir fesdival görmedi ve bizda gördük ki İTÜ buna aç..
O zaman garnını doyuralım..
Sözlükde bir laf görüdm çok hoşuma gitti yazıyorum,
Ben bu kadar İTÜ öğrencisi ancak kütüphanede olur zannederdim demiş eleman..
nokdayı goydu sanırım .. görüşelim

16 Nisan 2005 Cumartesi

Hadi beyler kunduz yapalım

Kertenkelebeklerler kertemeyenkelebekler arasında fark yoktur aslında. İkiside özünde kelebek. Lafı gevelemeye gerek yok. Bu hususta tartışmaya gerek yok artık...

Festivale 2 gün kaldı. Bugün catering çadırlarını kurmaya geldiler. Çadırların üstünde hilalleri görünce oha falan oldum biran. Kaldıracaz dediler ama son gelişmeler nedir bir fikrim yok.. Bekleyip göreceğiz. Yağmır yağmır.. hele bir yağmır yağmasın çok güzel bir fesdival olacak gibin durur.. hade bakalım..
Ben gitdim..

14 Nisan 2005 Perşembe

Fransız hatunları

Bana Fransız lazım birtane.. Farklı oluyor bu fransız hatunları.. Farklı bir hava, Eifell in rüzgarımıdır nedir.. Dillerinden ama bence, Fransızca ne kadar iğrençse hatunlarıda o kadar güzel.
Özetle, fransız bir hatun tanıyorsanız bana haber verin tanışalım..
Budur yani..

4 Nisan 2005 Pazartesi

Bulutsuzluk Özlemi

Bugün okulda B.Ö konseri vardı. Gittik. Yine gitarist değişmişler. Yanılmıyorsam Demir Demirören mi ne.. Nasıl kasış bir tip. Bir sinir oldum bir sinir oldum.. Akşamın 9 unda ne alaka be gardaş gözünde güneş gözlüğü dize gadar deri ceket..Tolga'nın yormu, ki sonuna gadar katılıyorum, aynen şöyledi "Matrix' te zanetti bu kendini" evet evet Neo gitarist.. Sonra neydi o sweap ler hammer on lar pullofflar..B.Ö nün tarzına bu gadar aykırı, aykırı olmasını geçdim ruhsuz ve kötü sololar.. Sanki power metal grubunda çalar gibi çaldı helal dedim. Dragonforce nan garışdırdı sanırım B.Ö yü.. ne deyim..
Nejat, Sina abiler ve adlarını unuttuğum basçı ve baterist abiler ablalar eskiye nazaran sönük da olsa gayet iyiydiler gene.. Ama klasik ot itü seyircisi karşısında biraz üzüldüler. Organizasyonda yer alan arkadaş "abi şenlendirin ortamı biraz nejat abi şikayetçi" falan dedi ama napalım? B.ö de pogo yapalım?? Yok olmazdı.. bir Sözlerimi geri alamam da deli gibi eşlik etti millet, nejat da bayram şekeri almış çocuk gibi şenlendi mikrofon falan uzattı.. Eğlendik vesselam.. 1 hafda sonra bizim fesdival başlar.. ip orda kopacak.. Yağmur un azizliği olmazsa çok eyleneceyik çooooooook...
İLk mesajımı da girdim hade hayırlısı başıma..