1 Mart 2006 Çarşamba

Ufak

Küçükken herkes birincidir.
Küçük bir çocuğun beyninde, rakip yoktur. Her zaman birincidir..
Yüz metre dünya şampiyonudur, Everest'e tırmanan ilk insandır, tüm kötüleri öldüren silah ustası bir anti-kahramandır.
Muhtemelen her erkek çocuğu, küçüklüğünde, elinde tabancasıyla pek çok kötü adam vurmuştur. Ben şahsen binlercesini vurdum.. Gerek motordan atlarken, gerek yıkık dökük bir binanın tepesinden, gerek bir kamyonun arkasından..
Hiç ıskalamazdım o derece iyiydim..

Şimdi elime bir silah alıp evin için tepinmeye başladığımda, eğlenceden çok, annemin beni görürse neler düşüneceğini düşünyorum.. Ayıp mı kardeşim oyuncak tabancayla tepinmek? Ne var işte adam vuruyoruz eğleniyoruz..

Çocukken k'nex'lerden ay arabaları yapıp ayın yüzeyini delerdik. Bir de Lego'lardan korsan adası yapıp maceradan maceraya atlardık..

Ya da ben çocukken çok fazla ağır çekim koşardım.. Az mı yüz metre dünya şampiyonu oldum. Bir de galiba çocukken terlemezdim ben.. Yani terlerdik ama kokmazdık. Ben koktuğumu hatırlamıyorum en azından..

Ben çocukken ya dalgıç olurdum, ya da astronot.. Çoraplarımın uçlarını sarkıtıp derin sularda gezdiğim günler aklımda halen daha.. Ben çocukken ne de çok eğlenirmişim değil mi..

Şimdi ne zaman ağzı burnu yamulmuş koşturan bir çocuk görsem, o günler geliyor aklıma..
Boyum 1,40 idi ama kafam dünyalara sığmazdı o zamanlar..
Şimdi bir bakıyorum da..

.